TMMOB Maden Mühendisleri Odası

Roboski için mumlar yakılarak `adalet` istendi(28.12.2012)

Diyarbakır Koşu yolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya gelen yüzlerce yurttaş, Roboski katliamının yıldönümü nedeniyle basın açıklaması yaptı. Aralarından KESK Şubeler Platformu üyeleri, Diyarbakır Tabipler Odası,TMMOB,İKK  üyelerinİnde bulunduğu yüzlerce  kişi, "Em komkojiya Roboski‘yê ji bir nakin û nadin ji bîrkirin" pankartı açarak, "Şehid namirin", sloganları attı. Yaşamını yitirin 34 yurttaş için 34 mumum yakıldığı eylemde aşağıdaki basın açıklaması yapıldı..                                           BASINA VE KAMUOYUNA

ROBOSKİYİ UNUTMADIK UNUTMAYACAĞIZ UNUTTURMAYACAĞIZ

Bilindiği üzere  Roboski Köyünde 28 Aralık 2011‘de yaş ortalaması 18 bile olmayan, yani önemli bir kısmının çocuk olduğu 34 sivil, savaş uçakları ile bombalanarak katledilmişti. Katliamdan bu yana  bir yıl  süre geçmesine rağmen ilk başlarda kurulmuş heyetler dışında hiçbir şey yapılmamış ve göstermelik bir soruşturma başlatılmış ancak tek bir adım atılmamıştır.  
Katliam ile ilgili S.T.Ö ler tarafından Araştırma Komisyonları kuruldu, mağdurlar, mağdur yakınları, görgü tanıkları ve yetkililer ile görüşüldü. Bölgenin coğrafi incelemesi yapıldı ve raporlar hazırlandı. Tarafsız heyetlerce hazırlanan raporların hepsi aynı sonuçlara varıyordu : "Siviller silahsızdı ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için her zamanki gibi sınırdan geçiyorlardı. Ayrıca kaçakçılığın bölgedeki askerin bilgisi dahilinde olan rutin bir iş olduğu görülmüştür." Özetle okul giderlerini karşılamak ya da ailelerine katkıda bulunmak için katır sırtında çay ve şeker taşıyanlar, katliamlar tarihine bir halka olarak eklenmiştir.

Gelinen son noktada, ne bir İçişleri Bakanı ne Vali istifası ne de görevden alınan bir Genelkurmay Başkanı olmuştur! Katliamda kusuru veya sorumluluğu bulunan herkes görevlerine devam etmektedir.Katliam gerçekleşmiş, bombardımandan sağ kurtulabilen bazı yaralılar donarak ölmüş, cenazeler yakınlarının çabası ile katır sırtında taşınmış, otopsiler yapılmış ama aradan geçen 15 saat süre zarfında hükümetten tek bir açıklama dahi yapılmamıştı. Elbette katliamın nasıl örtbas edileceği ile ilgili ciddi çaba içerisine girmişlerdi. Önce Hükümet, Asker ve MİT‘ten birbirleri ile çelişen açıklamalar geldi. Katliamın sorumluları bulmak yerine, tazminatla örtbas etme yoluna gitmiş, yaptığı açıklamalarla Kürt halkıyla alay ederek onurunu rencide etmiştir. Bu da yetmemiş olacak ki katliamın birinci yıldönümüne yakın bir süreçte katliamın emrini veren askeri yetkiliye madalya vermesiyle katliamın faillerini ödüllendirmiştir.Roboski katliamı ile Kürt Halkına verilmek istenen mesaj "Aklınızı başınıza alın yoksa bomba olur başınıza yağarız" olmuştur. İnsanlık dışı bu katliamı kınıyor ve lanetliyoruz. Roboski katliamı Kürtler üzerinde uygulanan Katliamların ne ilki ne de sonuncusudur. Eğer geçmiş katliamların, faili meçhul cinayetlerin sorumluları yargı önüne çıkarılmış olsaydı ROBOSKİ yaşanmamış olacaktı. Roboski katliamı başta olmak üzere, faili meçhul cinayetlerin sorumlularının yargı önüne çıkarılması bu halktan özür dilemenin ifadesi olacaktır.

Bir kez daha soruyoruz: Katliam emrini kim verdi? Failler neden yargı önüne çıkarılmıyor. Bu soruların cevabını alıncaya dek Kürt halkının iki eli iktidarın yakasında olacaktır.

Bizler aşağıda imzası bulunan bölgenin siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları olarak yek vücut halinde dayanışma ve birlik içerisinde olacağımızı, Kürt Halkına reva görülen bu zulmü kabul etmeyeceğimizi, Roboski Katliamının peşini bırakmayacağımızı ilan ediyoruz

Okunma Sayısı: 1078
Yayın Tarihi: 29.12.2012